30 Mart 2015 Pazartesi

Motivasyon ile İlgili Yapılan Araştırmalar

Tüm bu Motivasyonla ilgili çalışmaları göz önünde bulundurarak bir araştırma yapma kararı aldım ve öğretmenlerin derse başlamadan önce öğrencileri nasıl motive ettiklerini araştırdım. Öncelikle Dialogue Language Schools adında bir özel bir okula gidip bazı öğretmenlere bu soruları yönelttim daha sonra da Cağaloğlu Anadolu Lisesine giderek oradaki öğretmenlerden bu sorunun yanıtlarını altım. Amacım öğretmenlerin öğrenci Motivasyonuna ne kadar önem verdiklerini ve devlet ile özel kurum arasındaki farkı göstermekti. Öncelikle özel kurumdaki hocaların bu konu hakkındaki düşüncelerine bakalım;
1)      Sibel Şişko ( İngilizce Öğretmeni ) : “Örneğin konum eğer hayvanları öğretmek ise derse başlamadan önce öğrencilere hangi hayvanları sevdiklerini sorarım böylece onları derse hazırlamış olurum.”
2)      Ferhat Mavilioğlu (İngilizce Öğretmeni ) :  “Derse başlamadan önce o derste anlatacağım konunun gerçek hayatta ne işe yarayacağından bahsederim böylece derse karşı ilgilileri artabilir.”
3)      Hüseyin Türkmen( İngilizce Öğretmeni ) : “Öncelikle o günkü morallerine bakarım ve haftalarının nasıl geçtiğini sorarım eğer bir sorun yaşamışlarsa sorunlarını dinlerim ya da sinemaya giden varsa filmi sorarım kısacası öncelikle onlarla bir yakınlaşırım böylece kendilerini daha rahat hissederler.”
4)      Mehmet Serdar Vural ( İngilizce Öğretmeni ) : “Selamlaşmadan sonra dersle ilgili olmayan kişisel bir bağlantı kurmaya çalışırım çünkü “individual connection” öğrenciyle öğretmen arasında çok önemli bir yere sahiptir.”
Özel kurumdan bu cevapları aldıktan sonra şimdi bir devlet lisesindeki hocaların cevaplarına bakalım;
1)      Aykut Turunç ( Matematik Öğretmeni ) : “ Sınıfa girdikten sonra 10 dakika boyunca öğrencilere cevap vermem.  Onlar günaydın hocam ve nasılsınız hocam şeklinde sorular sorarlar ve onları duyumsamazlıktan gelirim. Daha sonra yavaş yavaş tane tane konuşarak onları gererim ve stres yüklerim. Dersin ilerleyen dakikalarında iyice gerilmiş olan öğrenciye espri yaparak sınıfı rahatlatırım sonra bunu ders boyunca uygularım.”
2)      Reşit Göçmen ( Fizik Öğretmeni ) : “Sınıfa girerim ve benim görüntüm yeter.”
3)      Sevtap Akdağ ( Bilgisayar Öğretmeni ) : “ Derse girdiğimde onlara 15 dakika ders işleyeceğim dinlerseniz daha sonrasında istediğinizi yapabilirsiniz.”
4)      İrfan Şahingöz ( Almanca Öğretmeni ) : “ Derse başlamadan önce konunun ne kadar önemli olduğunu söylerim bazen de tehdit ederim bunları ezberlemezseniz okula gelmeyin derim.”
5)      Veysel Durmuş ( Matematik Öğretmeni ) : “ Açıkçası her derste Motivasyon olması imkânsız bu öğrencilerin morallerine göre değişir özellikle de matematik derslerinde somut örnekler veremiyorum çünkü çocuk konudan uzaklaşmış oluyor ama bazen hal hatır soruyorum tabi. Bence esas olan tek şey öğretmen ile öğrenci arasındaki o bağ, eğer sağlamsa ve birbirlerini seviyorlarsa ders ne olursa olsun motive etmeye gerek yok çocuk zaten motive olmuş geliyor öğretmeni sevdiği için.”


Bu Araştırmamın sonucunda öncelikle öğrenciyi motive etmek dersin konusuna, öğrencilerin ruh hallerine ve öğretmenlerin ruh hallerine göre değiştiğini gördüm. İlk olarak özel kurumdaki araştırmaya baktığımızda hocaların daha bilinçli ve bu konuda daha özenli olduklarını söyleyebiliriz. Elbette burada sınıftaki öğrenci sayısı ve özel bir kurum olması önemli bir etken fakat öğretmenler ve öğrencilere olan yaklaşımları psikolojik açıdan da uyum içerisinde. Öğretmenler burada öğrenciler için dersi daha kolay hale getirmeye çalışıyorlar kimisi derdini dinliyor kimisi öğrencinin ne sevdiğiyle ilgileniyor. Fakat devlet okuluna baktığımız zaman olayın çok daha farklı boyutlarını görüyoruz. Öğretmenler biraz daha bu konuda umursamazlar ve öğrencinin değerli olduğunu yok saymışlar. Örneğin Aykut Turunç’a baktığımızda daha çok öğretmenin problemli olduğunu görebiliriz. Öğrencileri germesi ve onları strese sokması yapılabilecek son şey bile olmamalı bu öğrenciyi motive etmekten çok öğrencinin de psikolojisini bozan bir eylem. Diğer hocalarda ise yine öğrenciyi ikinci plana attıklarını görüyoruz oysa bizim işimiz öğrencinin öz güvenini geliştirmek sonra topluma yararlı bir birey olarak kazandırmak daha sonra dersimiz neyse o konu hakkında bilgi vermek olmalı. Eğer biz bu şekilde hareket etmezsek ve önce öğrenciyi kazanmazsak zaten o dersi de anlatmak öğrenci için faydasız olacaktır.

14 yorum:

  1. Cagaloglu ogretmenlerini asagilayamazsiniz, yalan yanlış bilgilerle insanlari kandirmaya hakkınız yok. Bu resmen hakaret!

    YanıtlaSil
  2. Bu yorum yazar tarafından silindi.

    YanıtlaSil
  3. Öncelikle sadece öğretmenlerin konuşmasına dayanarak bu yazıyı yazmanıza anlam veremedim. Aykut Turunç benim 2 sene boyunca matematik dersimde öğretmenlik yapmıştı ve ben bu kadar motive olduğum başka bir dönemi hatırlamıyorum. Gerçekten ders işleyişini bilmeden, bir dersinde bulunmadan ne dediğimi anlayacağınızı düşünmüyorum belkide en anlayışlı en eğlenceli öğretmendir kendisi. Lütfen bu kadar katı bir değerlendirme yapmadan önce motive olanların da görüşlerini alın.

    YanıtlaSil
  4. Devlet okulu ogretmenlerinin problemli olduguna nasil karar verdiniz? bilmek isterim. Her özel okulda ogrnciye deger verilirken devlet okullarinda verilmedigini, hoclarin problemli ögrencisini umursmaz oldugunu yazmissiniz. Sacmalamissiniz.

    YanıtlaSil
  5. Yalan yanlış bilgiler,berbat bir araştırma,saçmalık

    YanıtlaSil
  6. Bütün cağaloğlu ailesi özellikle adından bahsettiğiniz hocaların ne kadar kıymetli olduğunu bilir ve en yakın arkadaşı gibi sever.Öğrencilerin fikirleri alınmadan bir öğretmeni problemli olarak nitelendirmeye hakkınız yok!!!

    YanıtlaSil
  7. Bu yorum bir blog yöneticisi tarafından silindi.

    YanıtlaSil
  8. Bu yorum yazar tarafından silindi.

    YanıtlaSil
  9. oncelikle, bu tip arastirmalarda arastirma konusu olan kisilerin kimlikleri gizli tutulur. ozel hayatin gizliligine yapilmis bir hakarettir bu demek isterim, ancak soylenenlerin cogu yanlis. hem adi gecen kisilerle ilgisi yok, hemde olaya mantikli yaklastigimizda egitim gormus herhangi bir ogretmenin bunlari soylemesi sacma. eger okuyan arkadaslar varsa lutfen bunlari dikkate alsin. saygilar.

    YanıtlaSil
  10. Bu yorum yazar tarafından silindi.

    YanıtlaSil
  11. Ağlamaaa fener ağlamaa

    YanıtlaSil
  12. Özel okulların sahibi bile bu şekilde reklam kokan araştırma safsatası yapamazdı... Sen araştırma görmek istiyorsan doğa kolejlerindeki seviyelere bir bak başarısızlık oranlarına bir bak hele ki beyoğlu doğa kolejinin mezun verdiği orta okul ve lise öğrencilerinin başarısına bak motive elbet önemli ama başarı böyle birşey değil..

    YanıtlaSil